13 Şubat 2012 Pazartesi

Dünya bu mucizeyi konuşuyor!



Japon icadı Jinsei, son zamanların modası ve ünlülerin vazgeçilmezi oldu.


Jinsei, 2010 yılında İngiltere Kay Pidgeon'da yaptığı bilimsel araştırmanın ilk nicel gözlem hipotezini basına açtı. Raporu incelediğimizde Uluslararası kabul görmüş PIP teknolojisi kullanarak vücuda temas halindeyken yapılan inceleme de Jinsei, vücuda bir auro kalkanı (Vücuttan yayılanışınsal bir enerji  alanı) oluşturarak dışarıdan gelen zararlı manyetik sinyallerden korumasına yardımcı olmaktadır.

Sıkı takipçileri ve/veya kullanıcıları arasında bu ürünü kullanan ünlü simalarda var. Bunlardan bazıları; Ajda Pekkan, Arda Turan, Fatih Terim, Hakan Yılmaz, Emre Belezoğlu, Hakan Şükür, Süleyman Demirel, Nurseli İdiz, Gökçe Özyol,  Christof Daum, Songül Karlı, Ozan Orhon, Yılmaz Erdoğan şeklinde liste uzayıp gidiyor. Televizyon ekranının her köşesinde Jinsei'yi görmek mümkün; Kurtlar Vadisi, Yahşi Cazibe, Kavak Yelleri, Papatyam bunlardan sadece bazıları.

FOX TV Ana haber bültenine göre Ajda Pekkan: "Bana bu kolyeyi Ender Saraç tavsiye etti. Ona müteşekkirim. Vücudumdaki değişikliği anında hissettim. Çok daha zinde çok daha formdayım" diyor.


Jinsei Kolye, radyo aktivite testinden de olumlu rapor almış bir ürün. Yani bir elektrik akımı ile çalışmıyor. Jinsei, Türk Atom Enerjisi Kurumundan radyo aktivite dağıtmadığını ve güvenilir bir ürün olduğunu raporluyor buda sağlık için hiç bir zararının olmadığının altını çiziyor.

Ürünün birçok tanıdık siması ve büyük başarıları var. Günümüz teknolojisi bize bir çok kolaylık sağlarken, sağlığımızı da bir o kadar derinden tehdit ediyor. Cep telefonu, Bilgisayarlar ve Kablosuz Modemler, Baz istasyonları bunlardan sadece bazıları. 

Her gün konuştuğumuz cep telefonunun sigara gibi öldürür yazısı kısa bir zaman içerisinde açıklanması duyumlar arasında.

Dünya Sağlık Örgütü'nün yürüttüğü yeni araştırmaya göre de cep telefonu kullanmak beyin kanseri riskini artırıyor. Bu tür elektro manyetik cihazların yaydıkları görünmeyen zararlı sinyaller, birçok hastalığı tetiklediği gibi mevcut hastalığın da iyileşmesine engel olabiliyor.

Jinsei'nin resmi web sayfası yorumlar bölümünde, Jinsei kullananların telefon numaralarını bıraktığını da görebiliyorsunuz. Facebook fun club sayfasında ise 15.000 takipçisi olan ve görüşlerini paylaşan insanlar Jinsei kolyenin faydasından  bahsediyor.  
Jinsei'nin başarılı sonuçlar aldığı hastalıklar sırasıyla;

•    Migren
•    Panik Atak
•    Anksiyete
•   Denge Sorunu
•   Alzaymır
•    Yorgunluk ve Halsizlik
•    Stres
•    Uykusuzluk
•    Kemik ve Eklem Ağrıları
•    Baş-Bel-Boyun-Omuz Ağrıları
•    Ürtiker
•    Uyku Apnesi
•    Konsantre bozukluğu


Bunlar sadece bazıları faydaları saymakla bitmiyor. Buzdolabındaki ürünlerin taze kalarak uzun süre kullanılmasını sağlıyor. Jinsei Kolye kullananlar kış aylarında hasta olmadıklarını veyahut hasta olsalar dahi kısa bir sürede atlattıklarını ekliyorlar. Uzmanlar bu tür zararlı sinyaller hastalıkları kapımıza getiriyor, bir rahatsızlığımız olmadan bu ürünü kullanmamız bize fayda sağlayacaktır diyorlar.  

DR. Ender Saraç: 
"Ben kullanıyorum tavsiyede ediyorum, en azından ne yapabilirsek kardır demiştir".   

Jinsei Power yetkilileri, sahte ürün uyarısında bulunarak "Ürünü Türkiye'ye getirdikten sonra birçok sahtemiz hem kolye olarak hem de bileklik olarak piyasaya çıkmıştır. Fakat hiç birinin bilimsel dayanakları olmadığı gibi hiç bir yararları da yoktur. Jinsei'nin satış politikasındaki testleri yaparak satışı yapılan bu tür ürünler, kısa bir zaman sonra etkilerini kaybediyorlar. Çünkü içerisindeki iyon tozudur. Jinsei'nin eşi benzeri Türkiye'de yoktur ve ömür boyu garantilidir. Ve bu tür ürünleri 50-60TL'ye almak mümkün değildir. Araştırmalarımız halen devam etmekte birçok hastalığın önüne geçtiğini her geçen gün görüyoruz, sizlere sadece kesinlik kazananları paylaşıyoruz. Bu gerçekten bir mucize!  Türkiye içinde bayilikler ve ülkeler arasında distribütörlükler verilmeye devam etmektedir. Jinsei Ailesi büyümeye devam etmekte," şeklinde konuşuyor ve mutlaka gerçek bayi kanalıyla satın alınması uyarısını yapıyor.

Yüzü ilk kez görüntülendi

Türkiye'de ilk tam yüz nakli yapılan 19 yaşındaki Uğur Acar'ın sağlık durmu her geçen gün daha iyiye gidiyor.



Türkiye, 21 Ocak’ta tüm dünyanın da yakından takip ettiği ilk tam yüz nakli ameliyatına tanıklık etti.
 
Operasyonun kahramanı Uğur Acar, 23 gün sonra yeni yüzüne aynada baktı ve ilk tıraşını oldu. Acar’ın bu anlarına ait görüntüler de basına dağıtıldı.

İlk sözleri doktorlara teşekkür etmek olan Acar’ın taburcu olduktan sonraki planları arasında, bağışcı Ahmet Kaya’nın ailesini ziyaret etmek var.
 
Önce yeni yüzünü aynada gören ve ardından ilk tıraşını olan Uğur Acar’ın psikolojik ve fiziksel olarakiyi durumda olduğu açıklanırken, Acar da şunları söyledi:
 
"Taburcu olduktan sonra annemi ziyaret etmek istiyorum. Daha sonra bağışçı Ahmet Kaya’nın ailesine... Köyüme gideceğim. Nasıl olursa olsun bu hayatı yaşıyorum. Şimdi biraz farklılığım oldu ve bunu yapan doktorlara teşekkür ederim..."
 

12 Şubat 2012 Pazar

İDOBÜS'le İstanbul-İzmir 1 lira

İDO CEO’su Sezgi, “Trafiğe girmeden Kabataş’tan feribota binip 1 liradan başlayan fiyatlarla ve tek biletle 6 saatte İzmir’e varılabilecek” dedi.



İstanbul Deniz Otobüsleri’nin (İDO) CEO’su Önder Sezgi, Mart ayı başında İDOBÜS projesini hayata geçireceklerini belirterek “Tıpkı düşük bütçeli havayolları gibi bir pazarlama stratejisiyle İDOBÜS’e 1 liradan başlayan bilet fiyatları uygulayacağız” dedi.
 
Haberturk'ün haberine göre, Kabataş’tan kalkan feribotlarla tek bir biletle yolcuların Bursa’dan, İzmir’e, Çanakkale’ye, Balıkesir ve Manisa’ya gidebileceklerine dikkat çeken Sezgi “Avrupa yakasında oturanlar İstanbul trafiğine hiç girmeden, 6 saatte İzmir’de olabilecekler” diye konuştu. İDOBÜS seferleri için bir çizgi karakter de yaratılmış.
 
İDO’nun CEO’su Önder Sezgi’nin karikatürleri uzun süre Gırgır Dergisi’nin arka kapağında yayınlandığı için, bu çizgi karakterin yaratılması da ona önerilmiş. Ancak İdo Reis adı verilmesi düşünülen bu yeni karakter tasarlanması için halen İngiliz ajans Klaklak ile bir yerli ajans birlikte çalışıyor.
 
KÖPRÜ KAPANIRSA DEVREYE GİRECEK
İDO’nun 2012 planları arasında Ro-Ro projesinin de bulunduğunu anlatan Önder Sezgi şunları söyledi: “Ro-Ro projesi çok çevreci bir proje. İstanbul’un trafiğini oldukça ciddi şekilde rahatlatacak. Belki üçüncü körpüye bile gerek kalmayabilir. Hem zaman, hem yakıt tasarrufu sağlıyor. TIR’lar hiç İstanbul trafiğine girmeden, Ambarlı’dan kalkan Ro-Ro gemileriyle Bandırma, Bursa ve Eskihisar’a gidecekler.” Sezgi, İDO’nun Boğaz Köprüsü’nün bakıma alınması sırasında oluşacak trafik sorununun çözümüne katkı için SirkeciHarem arasındaki arabalı vapur servislerinde kapasite artırımına gideceklerini de sözlerine ekledi.

Whitney Houston hayatını kaybetti!

Grammy ödüllü şarkıcı ve oyuncu Whitney Houston 48 yaşında hayatını kaybetti.



Amerikalı ünlü şarkıcı Whitney Houston, 48 yaşında hayatini kaybetti.
"The Bodyguard" adıyla gösterilen filmindeki "I Will Always Love You" (Seni Daima Seveceğim) şarkısıyla Türkiye'de de milyonlarca kişinin gönlüne taht kuran Whitney Houston dün gece 23:55 de Los Angeles’daki Beverly Hilton otelinde ölü bulundu. Sanatçının menejeri Kristen Foster, Houston’ın ölüm nedeninin kesin olarak bilmediğini açıkladı.
Müzik dünyasının en güçlü seslerinden olan Whitney Houston, müzik kariyerine genç yaşta kilise korusunda başladı.

Whitnety Houston, ilk albümünü 22 yaşında yayınladı. 30 yıllık kariyeri boyunca 7 albüm 3 soundtrack yayınladı.

6'sı Grammy olmak üzere 400'ün üzerinde ödül kazandı. Aldığı ödüller Whitney Houston'ı Guinness Rekorlar Kitabı’na da taşıdı. Dünya üzerinde en çok ödüle layık görülen kadın şarkıcı ünvanını aldı.

Albümleri dünya çapında 170 milyondan fazla satan Houston'ın tüm kariyeri bu kadar parlak olmadı.

Houston, 2007'de boşandığı eski eşi Bobby Brown'la yaptığı çalkantılı evlilik ve uyuşturucu bağımlılığı yüzünden zor günler geçirdi.

Whitney Houston, dönem dönem uyuşturucu tedavisi görmüştü.

11 Şubat 2012 Cumartesi

Kredi kartınız boşaltılabilir

Apple'ın popüler yazılımı iTunes'u kullanan kullanıcıların hesaplarına giren hacker'lar, hesapları boşaltıyor.



Olay, Apple'ın iTunes kullanıcılarına geri ödeme yapmasıyla ortaya çıktı. Kullanıcılar satın almadıkları halde, satın aldıkları uygulamaların paralarını Apple'dan geri alınca, kullanıcılar Apple müşteri forumlarında şikayetlerini dile getirdi.

Konuyla ilgili Apple'ın açıklaması ise şöyle: "Apple, kullanıcıların kişisel bilgilerini korumak adına gerekli önlemleri alıyor. Apple'ın online servisleri Apple Online Store ve iTunes Store, SSL şifreleme teknolojisiyle korunuyor."

Kullanıcıların bir kısmı bir yıldan fazla süredir hesaplarına kendileri dışında üçüncü kişilerin eriştiği gerekçesiyle Apple'a şikayette bulunuyordu.

Güvenlik firması Pure Hacking'in yöneticilerinden Ty Miller, olayın ardından Apple'ın kullanıcılara geri ödeme yaparak kolaya kaçtığını, ana probleme eğinmediğini öne sürdü.

SİZ DE ŞÜPHEYE DÜŞTÜYSENİZ BU ADIMLARI İZLEYİN
iTunes hesabınıza üçüncü kişilerin eriştiğinden şüpheleniyorsanız, öncelikle şifrenizi değiştirmekle işe başlayın. Ancak şifre oluştururken kesinlikle güçlü bir şifre(@ gibi sembollerin ve rakam, harf kombinasyonun olduğu) oluşturmaya çalışın.

Bunun dışında iTunes'u kurduğunuz bilgisayarlardaki tüm yönetici yetkisini kaldırabilir ve hesabınızı resetleyebilirsiniz.

Kanuni’nin denizcileri Malta’da günışığına çıktı

Malta’da yapılan yol çalışmasında, adayı fethetmek için 1565’te kuşatan Osmanlı İmparatorluğu donanmasının denizcilerine ait olduğu sanılan insan kemikleri bulundu. İnşaatçıların çalışması durduruldu bölgeyi arkeologlar araştıracak.


OSMANLI deniz savaşlarında çok önemli bir tarihi yeri olan Malta Adası’ndaki kazı çalışmalarında çıkan insan kalıntılarının Türk denizcilere ait olduğu belirlendi. 

Tarihçileri heyecanlandıran bulgu “Malta Mirası” ve “Ulusal Miras’ın Koruması” adlı vakıfların yetkililerince yapılan incelemede ortaya çıktı. Kanuni Sultan Süleyman’ın saltanatının sonuna yaklaşıldığı 1565 yılında Osmanlı kuvvetleri Malta’ya dört ay süren bir kuşatma uygulamıştı. Tarih boyunca yaşanan en kanlı ve şiddetli savaşlardan biri olarak gösterilen kuşatma, Ada’yı yöneten Hospitalier Şövalyeleri’nin galibiyeti ve Osmanlı kuvvetlerinin kuşatmayı kaldırması ile sonuçlanmıştı. Türk esirlere ait kalıntıların Marsa kasabasından Valetta sahiline yapılan bir yol çalışması sırasında bulunduğu ve tarihçilerin olayı daha iyi araştırıp kemikleri toplayabilmesi için yol çalışmalarının durdurulduğu kaydedildi. Yetkililer kazı alanında geçmişte bir caminin bulunduğunu da belirledi. Ancak 200 yıl önceki İngiliz işgali sırasında mezarlık ve caminin yıkıldığı anlaşıldı.

Türk askerleri zehirlenmişlerdi
Tarihi kaynaklara göre Osmanlı askerleri 1565’teki kuşatma sırasında Marsa tepelerindeki su kuyularından faydalanmak için bölgede kamp kurdu. Ancak, şövalyelerin ani baskını sonucu çok sayıda Osmanlı askeri öldü ve yaralandı. Bu sırada Hospitalier Şövalyeleri’nin lideri ‘Büyük Üstat’ın emri ile Osmanlıların su içtikleri kuyular zehirlendi. Bu nedenle Osmanlı kuvvetleri ağır kayıplar verdi.

Kanuni’nin denizcileri Malta’da günışığına çıktı

Malta’da yapılan yol çalışmasında, adayı fethetmek için 1565’te kuşatan Osmanlı İmparatorluğu donanmasının denizcilerine ait olduğu sanılan insan kemikleri bulundu. İnşaatçıların çalışması durduruldu bölgeyi arkeologlar araştıracak.


OSMANLI deniz savaşlarında çok önemli bir tarihi yeri olan Malta Adası’ndaki kazı çalışmalarında çıkan insan kalıntılarının Türk denizcilere ait olduğu belirlendi. 

Tarihçileri heyecanlandıran bulgu “Malta Mirası” ve “Ulusal Miras’ın Koruması” adlı vakıfların yetkililerince yapılan incelemede ortaya çıktı. Kanuni Sultan Süleyman’ın saltanatının sonuna yaklaşıldığı 1565 yılında Osmanlı kuvvetleri Malta’ya dört ay süren bir kuşatma uygulamıştı. Tarih boyunca yaşanan en kanlı ve şiddetli savaşlardan biri olarak gösterilen kuşatma, Ada’yı yöneten Hospitalier Şövalyeleri’nin galibiyeti ve Osmanlı kuvvetlerinin kuşatmayı kaldırması ile sonuçlanmıştı. Türk esirlere ait kalıntıların Marsa kasabasından Valetta sahiline yapılan bir yol çalışması sırasında bulunduğu ve tarihçilerin olayı daha iyi araştırıp kemikleri toplayabilmesi için yol çalışmalarının durdurulduğu kaydedildi. Yetkililer kazı alanında geçmişte bir caminin bulunduğunu da belirledi. Ancak 200 yıl önceki İngiliz işgali sırasında mezarlık ve caminin yıkıldığı anlaşıldı.

Türk askerleri zehirlenmişlerdi
Tarihi kaynaklara göre Osmanlı askerleri 1565’teki kuşatma sırasında Marsa tepelerindeki su kuyularından faydalanmak için bölgede kamp kurdu. Ancak, şövalyelerin ani baskını sonucu çok sayıda Osmanlı askeri öldü ve yaralandı. Bu sırada Hospitalier Şövalyeleri’nin lideri ‘Büyük Üstat’ın emri ile Osmanlıların su içtikleri kuyular zehirlendi. Bu nedenle Osmanlı kuvvetleri ağır kayıplar verdi.

10 Şubat 2012 Cuma

"Herkese ders olsun" diye idam edilecek!


Çin, kendi kurduğu şirketle kısa sürede ülkenin en zengin kadınlarından olan Vu Ying’e verilen idamcezasını tartışıyor.

Ulusal basındaki haberlere göre, 2007 yılında şirket hesaplarında usulsüzlük tespit edilen Vu Ying’in tutuklanmasıyla başlayan süreç, Vu’nun Halk Mahkemesi tarafından idam cezasına çarptırılmasıyla devam etti.

Vu, daha sonra kararı temyize taşımış fakat neticesinde karar değişmemişti. Yüksek mahkeme, son olarak cezayı onadı ve genç kadının infazına karar verdi.

Vu Ying’in yargılanma süreci beş sene boyunca, halk arasında ve birçok alandan uzman tarafından yazılı ve görsel medyadan sosyal paylaşım sitelerine kadar geniş bir alanda, gerek sosyolojik gerekse etik açıdan birçok tartışmaya sebep olmuştu.


Kendi kurduğu şirketle kozmetik sektörüne atılan, buradaki başarısının ardından holding kuran Vu, 2006’da servetinin zirvesine ulaşmıştı.

Vu, 2007’de şirket hesaplarında yapılan incelemede usulsüzlük yaptığı tespit edilerek önce müebbet, ardından da idamdan yargılanmıştı. Son olarak cezanın infazı kesinleşti ve ülkede 11 kişiye 100 milyon doları aşkın borcu olan Vu Ying’in, davanın hakiminin belirttiği gibi "Herkese ders olması" için idam edileceği açıklandı.

Halk, genel itibariyle cezanın aşırı olduğunu düşünürken, uzmanlar, Çin’deki kredilendirme sistemi, kişisel tasarrufların yatırımda kullanılması gibi konuların tekrar gözden geçirilmesi gerektiği görüşünde.

Halkın Gündemi Gazetesine konuşan ekonomist Mao Yüvu, "Para kullanılmalı.

Çin’de halk parasını bankada tutuyor. Para piyasaya çıkmıyor. Bu da ufak ve orta ölçekli işletmelerin nakit sıkıntısı çekmesine neden oluyor. Vu Ying de nakit sıkıntısı çekiyor ve bankaya başvuruyor. Kredi alamıyor ya da kredi için bankanın şartlarını sağlayamıyor. Son olarak tefeciye başvuruyor. Tefeciden aldığı paranın yüksek faizlerini ödeyemediği için dolandırıcılık suçundan infazı isteniyor" dedi.

Halk genel olarak bloglarda "cezanın çok ağır olduğu, ekonomik bir suç için idamın ağır kaçtığı" görüşünü paylaşıyor.

Vu Ying’in zehirli ilaç enjekte edilerek infaz edileceği kaydedildi.

Dünya bu görüntüyü konuşuyor

İngiltere’nin The Sun gazetesinde yayımlanan bir video, bilim dünyasını şaşkına çevirdi.



Sibirya’nın Çukotka Özerk Okrug bölgesinde geçtiğimiz yaz bir mühendisin çektiği görüntülerde, dört bin yıl önce neslinin tükendiği kabul edilen bir mamut görülüyor. Uzmanlar, görüntünün doğruluğunu araştırdı.

İngilterenin The Sun gazetesinde yayımlanan bir video, bilim dünyasını şaşkına çevirdi. Görüntülerde, dört bin yıl önce neslinin tükendiği kabul edilen mamuta benzer bir canlı görülüyor.

Bilim çevreleri, internette büyük ilgi uyandıran videonun, sahte olduğunu ve mamut görüntüsünün bilgisayar ortamında videoya yerleştirildiğini öne sürüyor. Ayrıca, videoyu internette yayımlayan Michael Cohen’ın, geçmişte de internette doğruluğu tartışılır UFO görüntüleri yayımladığına dikkat çekildi.

Videonun sahte olduğu düşüncesini güçlendiren diğer faktörler, görüntülerin 10 saniyeden bile kısa sürmesi ve mamut benzeri canlının kıyıya bile ulaşmadan sona ermesi.

Uzmanlar, bir kişinin dev mamutu nehrin kıyısında yürürken tespit etmemesinin imkansız olduğunu belirtirken, mamutu kameraya çeken kişinin neden sadece 10 saniyelik çekim yaptığını da anlayamadı.

GÖRÜNTÜLER GERÇEK DE OLABİLİR
Uzmanlar, görüntülerin gerçek de olabileceğini, ancak görülen canlının bir mamut değil, ağzında büyük bir balık taşıyan bir ayı olduğunu savunuyor.

Bu durumda, görüntülerdeki canlının mamuta kıyasla çok daha küçük olan cüssesi, kafasındaki hortum ve rengi açıklık kazanıyor. Böylece, videoyu çeken kişi, uzak mesafeden gördüğü canlının sahip olduğu garip şekil nedeniyle neyle karşılaştığını anlayamamış olabilir.

ÜÇÜNCÜ BİR TEORİ
Uzmanlar, son olarak öne sürdükleri ilk iki teoriyi birleştiren bir üçüncü teori ortaya koydu. Buna göre, görüntülerdeki canlı bir ayı ve görüntürde sahte. Bu görüşe göre, videoyu çeken veya daha sonradan üzerinde oynayan kişi, insanları kandırmak için görüntülere esrarengiz bir içerik katmak istedi.

Birçok sahte UFO videosunu analiz eden Hollywood özel efekt uzmanı Derek Serra, Life's Little Mysteries sitesine yaptığı açıklamada, “görüntülerdeki canlının ne olduğunun anlaşılmamasını sağlamak için görüntülerin bilerek bulanıklaştırıldığını” belirtti. Serra, düşük çözünürlüklü kameraların bile iyi bir yakın çekim özelliği olduğunu ancak bu videoda yakın çekimin hiçbir şey sunmadığını ifade etti. Serra, “Arka plandaki kayalar bile bulanık ve bu doğal değil” dedi. 

Uzmanlar, dört bin yıl önce nesli tükenen bir mamutu görüntülediğini düşünen birinin neden bu görüntüleri yayımlamak için bir yıl beklediğini, ayrıca bu kadar kötü çekim yapabilen bir kamerayı nerden bulduğunu da anlayabilmiş değil.

8 Şubat 2012 Çarşamba

Ölümünden üç yıl sonra 'dirildi', gözaltına alındı!

Güney Afrika'da üç yıl önce öldüğü bilinen meşhur bir halk şarkıcısı olduğunu iddia eden bir kişi, DNA testleriyle kimliği tespit edilene dek gözaltına alındı.
Söz konusu şahıs, 2009'da ölen meşhur Zulu halk şarkıcısı Khulakeni "Mgqumeni" Khumalo olduğunu iddia ediyor.
Şahıs geçen hafta Khumalo'nun ailesinin evine gidip, kendisini zombilerin kaçırdığını söyledi.
BBC Muhabiri Nomsa Maseko, polisin haftasonuna doğru DNA sonuçlarını alacağını ve sonuçlar gelene dek şahsın gözaltında tutulacağını belirtti.
DNA testi sonucu şahsın Khumalo olduğu kanıtlanırsa politikacılar, medya ve hayranlarının katıldığı görkemli cenaze töreninde gömülen naaşın çıkartılıp, kime ait olduğunu bulmak için polis mahkemeye gitmek zorunda kalacak.

Zombiler kaçırdı'
BBC muhabiri, Khumalo olduğunu iddia eden şahsın ortaya çıkmasının ülkede büyük bir sansasyona yol açtığını söylüyor.
Polisin, şahsı görmek için toplanan hayran kalabalığını dağıtmak için basınçlı su kullandığı belirtiliyor.
Bir megafonla hayranlarına seslenen şahıs, aslında ölmediğini ve büyü kurbanı olduğunu söyledi.
Şahıs ayrıca, iki yıl boyunca zombiler tarafından bir mağada tutulduğunu ve hayatta kalmak için çamur yemek zorunda kaldığını savundu.
South Africa Times gazetesinin haberine göre, "Hep hayattaydım. Çok kilo verdim ama işte buradayım" dedi.
Güney Afrika'nın özellikle kırsal kesimlerinde büyüye yoğun biçimde inanılıyor.

Tarihe saygısızlık!

Roma dönemine ait gladyatör kabartmaları, istinat duvarı yapımında kullanılmış.



Denizli Doğa Sevenler Derneği (DOSEV) Başkanı Ümit Şıracı, Honaz İlçesi'ne yaptığı bir doğa gezisinde, Roma Dönemi'ne ait 3 gladyatörün kabartmalarının bulunduğu taşın istinat duvarı yapımında, 2 sütun başının da bir caminin musalla taşına ayak olarak kullanıldığını görünce fotoğraflarını çekip internette paylaştı.

Başka tarihi eserlerin de müzelere teslim etmek yerine, bu şekilde farklı işlerde kullanılmış olabileceğine dikkat çeken DOSEV Başkanı Ümit Şıracı Şıracı, "Tarihi eserlerin kullanıldıkları yerleri görünce gözlerime inanamadım. Hemen fotoğraflarını çekip internette paylaştım. Onların yeri müze olmalıydı" dedi.
 
Laodikya Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Celal Şimşek de Denizli'de bu tür ilginç manzaralarla karşılaşmanın mümkün olduğunu belirterek, her 3 tarihi eserin hemen koruma altına alınıp envantere işlenmesi ve müzede sergilenmesi gerektiğini söyledi.
 

7 Şubat 2012 Salı

Ford'un acı kaybı

Ford Otosan Genel Müdürü Nuri Otay vefat etti.



Ford Otosan Genel Müdürü Nuri Otay, dünakşam saatlerinde geçirdiği kalp krizi nedeniyle vefat etti.

Ford Otomotiv Sanayi AŞ'den yapılan açıklamada, ''Başardığı büyük projeler ile Koç Topluluğu'na ve Otomotiv Camiası'na unutulmayacak eserler bırakan Genel Müdürümüz Sayın Nuri Otay ani bir kalp krizi neticesi 6 Şubat akşamı vefat etmiştir. Otay ailesine başsağlığı ve sabır, merhuma Allah'tan rahmet dileriz'' denildi.

Açıklamada, Otay'ın cenaze törenine ilişkin bilgilerin bilahare aktarılacağı bildirildi.

Nuri Otay kimdir?
Boğaziçi Üniversitesi Makine Mühendisliği mezunu olan Nuri Otay, Ford Otosan’daki kariyerine 1983 yılında metot mühendisi olarak başladı. Otay, Ford'da çeşitli birimlerde çalıştıktan sonra 007-2008 yıllarında Ford Avrupa Yönetim Ekibi’nin bir üyesi olarak Köln Üretim Tesisleri Direktörü görevinde bulundu. 2009 yılında Genel Müdür Başyardımcısı olarak Ford Otosan’a atanan Otay, Şubat 2010'dan bu yana Ford Otosan genel müdürlüğü görevini yürütüyordu.